Bipolar Bozukluk Nasıl Bir Hastalıktır?

1800’lerin sonunda Alman psikiyatrist Kraepelin tarafından tarif edilen ‘manik depresif psikoz’, mani ve depresyon dönemlerinin aynı hastada farklı zamanlarda ortaya çıkması ve bu dönemlerin dışında kişinin tamamen sağlıklı olması ile belirli bir ruhsal hastalık olarak tanımlanabilir.

Manik Depresif Psikoz’dan Bipolar Bozukluğa

Döngüsellik ve tekrarlayıcılık bipolar bozukluğa has özelliklerin başında gelmektedir. Döngüsellik özelliğinin belirgin olduğu kimi hastalarda, hastalık yılın hep belirli zamanlarında ortaya çıkma eğilimindedir (örn. depresyon dönemlerinin kış aylarında, mani dönemlerinin ise ilkbahar aylarında görülmesi gibi). Son 30 yıldan beri manik depresif psikoz hastalığına tıbbi çevrelerde bipolar bozukluk (Türkçede iki uçlu mizaç bozukluğu) denilmektedir. Bu isim değişikliği psikoz denilen, kişinin gerçeklikle bağlantısının kaybolması ile belirgin şiddetli hastalık dönemlerinin her hastada gözlenmiyor olması ve hastalığın kimi hafif seyirli türlerinde kişinin hastalığına yönelik içgörüsünün hiçbir zaman kaybolmaması gibi sebeplerle gerçekleşmiştir.

Bipolar bozukluk (iki uçlu mizaç bozukluğu) terimiyle hastalığa ait karakteristik iki özelliğe vurgu yapılmaktadır: Aynı hastada belirli dönemlerde depresyon (çokkünlük) dönemleri, belirli dönemlerde ise bunun zıddı olarak mani (coşkunluk) dönemlerinin gelişmesi. Bununla birlikte son yıllardaki araştırmalar bipolar bozukluğun tek bir hastalık olarak değil, daha hafif seyreden ve kolay tanınamayan bazı alttipleriyle birlikte birden çok hastalık türünü içerdiğini ortaya koymaktadır (siklotimi, ilaç kullanımıyla tetiklenen bipolar bozukluk, mevsimsel depresyon hastalığı gibi). Bu nedenle tek bir bipolar bozukluk hastalığı yerine, bipolar bozukluklardan söz etmek daha doğru olacaktır.

Bipolar bozukluklara ‘mizaç bozuklukları’ da denilebilmektedir. Bu kavramla anlatılmak istenen hastalığın en karakteristik özelliği olarak hastalık dönemlerinde kişinin mizacında ciddi değişikliklerin meydana gelmesidir. Örneğin normalde içe kapanık, durgun ve çekingen mizaçtaki bir kimse hastalığın coşkunluk dönemlerinde özgüveni ileri düzeyde artmış, konuşkan, enerjik ve girişken bir mizaca sahip olabilir ya da normalde hareketli, konuşkan, neşeli ve girişken mizaçtaki kişi hastalığın çokkünlük dönemlerinde keyifsiz, içe kapanık, hareketsiz ve kaçıngan bir mizaca bürünebilir.

Bipolar bozukluğun türleri

Bipolar bozukluklar bir kaç alt türe ayrılmaktadır. Her bir alt türde görülen semptomlar, hastalık seyri ve tedavi yöntemleri birbirinden farklılık gösterir.

Bipolar bozukluk, tip 1’de mizaç değişiklikleri kişinin mesleki yaşamını, okul başarısını ve sosyal ilişkilerini bozacak düzeyde ciddidir. Bipolar bozukluk, tip 1’de kişide mani denilen mizacın şiddetli düzeyde yükseldiği coşkunluk dönemlerinin yanı sıra mizacın düştüğü ve çökkün seyrettiği şiddetli depresyon dönemlerine rastlanır.

Bipolar bozukluk, tip 2 bipolar bozukluk tip 1’e göre daha hafif seyreden bir hastalıktır. Kişinin mizacının yükseldiği, çabuk sinirlenme, asabilik gibi belirtilerin görüldüğü hastalık dönemlerinde gündelik işlevlerin yerine getirilmesinde kısmen bozulma ortaya çıkabilirse de, bu türden bozulmalar manide görülen düzeyde şiddetli değildir. Kişi hipomani denilen bu hafif coşkunluk dönemlerinde çoğu günlük aktivitesini yerine getirebilmektedir. Bipolar bozukluk, tip 2’de en büyük soruna yola açan durum depresyon denilen ve hipomani dönemlerine kıyasla çok daha uzun müddet süren çökkünlük dönemleridir.

Siklotimik bozuklukta ise belirtiler üstte bahsedilen her iki türe göre çok daha hafif şiddettedir. Siklotimi olarak da adlandırılan bu hastalıkta hipomani dönemlerine hafif düzeydeki depresyon atakları (hafif çökkünlük dönemleri) eşlik eder. Belirtilerin nispeten hafif olması sebebiyle, mizaçtaki bu dalgalanmaların fark edilmesi özellikle zordur. Bazı durumlarda hangi dönemin kişinin olağan mizacını yansıttığı, hangi dönemin siklotimik bozukluk süreciyle ilişkili olduğunun ayırt edilmesi mümkün olmayabilir.

Bipolar bozuklukta belirtilerin kişiden kişiye önemli farklılıklar gösterebileceği unutulmamalıdır. Kimi bipolar bozukluk hastalarında çökkünlük dönemleri, kimi hastalarda ise coşkunluk dönemlerinin tedavisi özellikle güç olabilmektedir. Bazı hastalarda ise mani ve hipomani diye adlandırılan coşkunluk dönemi belirtilerine aynı anda bazı depresyon (çokkünlük) belirtileri eşlik edebilmektedir ki bu dönemlere karma mani dönemleri denilmektedir.

Mani döneminde hangi belirtiler görülür?

Bipolar bozukluğun mani (coşkunluk) döneminde görülen belirtiler şunlardır:

– Özgüvende belirgin artış
– Muhakemede bozulma
– Hızlı konuşma, konuşma miktarında artış
– Fiziksel aktivite artışı
– Uyku ihtiyacında azalma
– Girişkenlik ve insanlarla temas düzeyinde artma
– Amaca yönelik aktivitelerde artış
– Çabuk sinirlenme, öfkelilik
– Riskli davranışlarda artış
– Dikkatin çabuk dağılması
– Aşırı para harcama
– Hezeyan denilen değiştirilemeyen yanlış inanışlar ve/veya halüsinasyon denilen yanlış algı deneyimleri
– Cinsel dürtülerde artış

Hastaya mani tanısı konulabilmesi için belirtilerin hepsinin aynı kişide ortaya çıkması gerekli değildir. Muhakemede bozulmadan kast edilen şey, kişinin giriştiği bir eylemin sonuçlarını önceden değerlendirememesidir. Örneğin kişi gerçekte öyle olmadığı halde çok zengin olduğunu düşünerek ciddi masraflar yapabilir, ödeyemeyeceği düzeyde borçlanabilir. Kendisinin dokunulmaz olduğunu düşünerek güvenlik görevlileriyle tartışmaya girebilir. Tüm bu davranışlar ciddi hukuki sorunların yanı sıra mesleki, ailevi ve insanlar arası gibi ilişki sahalarında ciddi bozulmaya yol açar.

Hipomani döneminde hangi belirtiler görülür?

Hipomani ya da hafif düzeydeki coşkunluk dönemindeki belirtiler mani döneminde görülen şiddette olmayıp, daha hafif düzeydedir. Hastanın işlevselliğinde bozulma daha az dikkat çekici düzeydedir.

Depresyon döneminde hangi belirtiler görülür?

– Üzüntü hali
– Çaresizlik hissi
– İntihar düşünceleri, intihar plan ve girişimleri
– Kaygı hissi
– Suçluluk hissi
– Uyku sorunları
– İştahta azalma ya da artma
– Yorgunluk
– Bir dönem keyf alınan etkinliklerden hoşlanmama, keyf alamama
– Konsantre olmakta zorlanma
– Sinirlilik
– Uzamış seyirli vücut ağrıları
– Okul ve meslekle ilgili başarıda düşme

Tedavi ile amaçlanan nedir?

Bipolar bozuklukta tedavi süreci iki kısma ayrılır:

1. Akut dönem tedavisi

Öncelikle hasta halen bir mani, hipomani veya depresyon döneminde ise tedavi gecikmeden başlanmalıdır. Kişide intihar düşünceleri mevcutsa ya da özellikle bazen ağır mani dönemlerinde görülebileceği gibi kişi öfkeli ve saldırgan tavır sergiliyorsa ya da kişinin kendi hastalığına yönelik içgörüsü bulunmadığında veya içgörüsü yetersiz olduğunda, ayaktan tedavinin riskli olacağı düşünülerek, hastanın kısa süreli olarak hastanede yatırılması gerekir. Uygun tedaviyle kişinin birkaç haftadan birkaç aya kadar uzayabilen bir süre zarfında günlük hayatına tamamen geri dönebilmesi, mesleki ve ailevi işlevlerini yerine getirmesi mümkün olabilmektedir.

2. Sürdürüm tedavisi

İkinci aşamada bipolar bozukluğun tekrarlayıcı özelliği dikkate alınarak koruyucu (profilaktik) nitelikteki sürdürüm tedavisine geçilir. Bu aşamada amaçlanan kişinin yeniden bir mizaç atağına girmesi ihtimalini en az düzeye indirmektir. Hasta ve ailesiyle kurulacak olumlu bir hasta-hekim işbirliği özellikle bu aşamada önem arz etmektedir. Sürdürüm tedavisine uzun yıllar boyunca devam edilmesi gerekebilir.

    formu doldurun, biz sizi arayalım

    Veri Sorumlusu: Prof. Dr. Kemal Arıkan
    Adres: Halaskargazi Cad. No: 103, Gün Apt, Daire: 4B, 34371 Osmanbey/İstanbul
    E-posta: info@kemalarikan.com

    Paylaşmış olduğunuz kişisel ve özel nitelikli kişisel verileriniz, Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’na (KVKK) uygun olarak ve Tıp mevzuatı kapsamında yerine getirmiş olduğumuz hizmet ve faaliyet amaçlarımız ile bağlantılı, sınırlı ve ölçülü olarak işlenmektedir. Danışanlarımız için hazırlanan Danışan KVKK aydınlatma Metnini ayrıca okuyunuz.

    Kişisel Verilerinizin Toplanması Usulü ve Hukuki Sebebi

    Kişisel verileriniz elektronik ortamda toplanmaktadır. Web sitemizdeki randevu alın kısmında form doldurduğunuzda da burada amaçla bağlantılı veri toplama faaliyeti yapılmış olacaktır.  Web sitemiz ve randevu Formunun bağlı olduğu e-posta yurt içi sunucularda barındırılmaktadır.

    Kişisel verileriniz; web sitesi üzerinden internet erişimleri 5651 sayılı kanun kapsamında log kaydı (ip adresi ve zaman damgası, trafik bilgileri, cihaz bilgisi, hangi sayfada ne kadar süre kaldığı vb.) domain-Server sağlayıcı tarafından tutulabilir. Web sitemizde reklam amaçlı çerezler kullanılmamaktadır. Çerezleri kapatma yöntemi politikada belirtilmektedir. Web sitesi adres, iletişim, hizmet sunulan alanlar hakkında bilgi verilmesi amacı ile uygulamaya konulmuştur.

    Kişisel verilerinizin işlenmesinin hukuki sebepleri;
    – 5651 sayılı Kanun
    – Meşru menfaat

    Kişisel Verilerinizin İşlenmesi Amacı

    Kişisel verileriniz KVKK 4/2 maddesinde belirtilen ilkeler dikkate alınarak, Sağlık ile ilgili mevzuat çerçevesinde öngörülen faaliyet çerçevesinde; sağlanan hizmetlerden yararlanabilmenizi ve hizmetlerimizin tanıtımını temin edebilmek, mevzuatın getirdiği saklama yükümlülüğünün yerine getirilmesi ve diğer yükümlülüklere uymak amaçlarıyla işlenecektir.

    Kişisel verileriniz mevzuatta belirtilen süreler, mevzuatta düzenleme olmaması halinde meşru menfaat uygulamalarına bağlı olarak amaçla orantılı süre boyunca saklandıktan sonra dijital olanlar geri dönüşümsüz olarak silinme yoluyla imha edilmektedir. İlgili kişinin silme talebi halinde, mevzuata aykırı olmamak şartı ile derhal yerine getirilmektedir.

    Kişisel verileri saklanması ve imha politikamızda saklama süreleri detaylı olarak planlanmıştır. 5651 sayılı Kanuna göre trafik kayıtları en az 1 yıl tutulması gerekmektedir. Uygulamamızda 1 yıllık süreye uyulmaktadır.

    Kişisel Verilerinizin Aktarılması

    Kişisel verileriniz prensip olarak yurt dışına aktarılmamaktadır. Ancak web sitemizden sosyal medya hesaplarına (Instagram, Facebook, Twitter, Youtube) yönlendiğinizde web sitemizden ayrılmış ve yurt dışından sunulan bu hesaplara geçiş yapmış olacağınız bilinmelidir.

    Web sitemiz yurtiçinden sunulduğundan bu kapsamda alınan verileriniz yurtdışına aktarılmamaktadır. Aynı şekilde web sitemizde yer alan randevu formunun düştüğü mail adresi yurtiçinden sunulması sebebiyle formda yer alan kişisel verileriniz yurtdışına aktarılmamaktadır.

    Kişisel Verileriniz, yukarıda belirtilen amaçlara, KVKK ve diğer mevzuat hükümlerine uygun olarak, yurtiçinde bulunan Turhost (veri işleyen) sunucularında barındırılmaktadır.

    Kişisel Verisi İşlenen İlgili Kişi Olarak Haklarınız

    KVKK 11. Maddesi ve yürürlükte bulunan diğer mevzuat çerçevesinde;
    Kişisel verilerinizin işlenip işlenmediğini öğrenme,

    • Kişisel verileriniz işlenmişse buna ilişkin bilgi talep etme,
    • Kişisel verilerin işlenme amacını ve bunların amacına uygun kullanılıp kullanılmadığını öğrenme,
    • Yurt içinde veya yurt dışında kişisel verilerinizin aktarıldığı üçüncü kişileri bilme,
    • Kişisel verilerinizin eksik veya yanlış işlenmiş olması halinde bunların düzeltilmesini isteme,
    • KVKK mevzuatında öngörülen şartlar çerçevesinde kişisel verilerinizin silinmesini veya yok edilmesini isteme,
    • Eksik veya yanlış verilerin düzeltilmesi ile kişisel verilerinizin silinmesi veya yok edilmesini talep ettiğinizde, bu durumun kişisel verilerinizin aktarıldığı üçüncü kişilere bildirilmesini isteme,
    • İşlenen verilerin münhasıran otomatik sistemler vasıtasıyla analiz edilmesi suretiyle aleyhinize bir sonucun ortaya çıkmasına itiraz etme,
    • Kişisel verilerin kanuna aykırı olarak işlenmesi sebebiyle zarara uğramanız halinde bu zararın giderilmesini talep etme haklarına sahipsiniz.

    Taleplerinizi Öne Sürerken Uyulması Gereken Usul ve Esaslar

    Kişisel verinin konusu olan siz ilgili kişi olarak yukarıda belirtilen haklarınızı, kullanmayı talep ettiğiniz hakka ilişkin açıklamalarınızı içeren yazılı veya Kişisel Verileri Koruma Kurulu’nun belirlediği diğer yöntemlerle, başvuruda talep ettiğiniz hususun açık ve anlaşılır şekilde

    Yukarda sunulan adrese ıslak imzalı olarak posta yolu ile, elden veya bizde kayıtlı olan e-posta hesabınızdan gönderebilirsiniz.

    Müracaatınıza esas teşkil eden hususların şahsınız ile ilgili olması, müracaatınızda kimlik ve adres bilgilerinizin bulunması gerekecektir. Kimlik doğrulaması bizde bulunan bilginizle sınırlı olarak yapılacaktır. Başkası adına müracaatta bulunacak iseniz; özel yetki içerir vekaletname ile başvurmanız gerekmektedir. Başvuru için özel bir format olmamakla birlikte web sitemizde bulunan başvuru formunu kullanabilirsiniz, talebinizin net bir şekilde yazılması net bir cevap verilmesini sağlayacaktır.

    Bizi takip edin:

    Güncel Yazılar

    Haberler